1)“Adetler mağlup edicidir. O halde her kim, gizli veya yalnızken bir şeye adet edinirse, o şey açıkta ve insanlar arasında kendisini rezil eder.”
Tenbih’ul Havatir, 2/113
1)“Dünya ve ahiret akılla elde edilir. Her kim akıldan mahrum olursa, iki cihandan mahrum kalmıştır.”
Keşf’ul-Gumme, 2/197
1)İmam Hasan (a.s) cesaret hakkında sorulunca şöyle buyurmuştur: “Cesaret, denkleri karşısında durmak ve savaşta
sabırlı olmaktır.”
Tuhef’ul Ukul, 226
1) “Kalbinde Allah’ın rızasından başka hiç bir istek olmayan kimseye Allah’tan istediği her şeye icabet edileceği konusunda garanti veriyorum.”
el-Bihar, 43/351/25
1) “Mümin sonunda gafil olacağı hiçbir eğlenceyle oyalanmaz, dolayısıyla da mümin düşününce hüzünlenir.”
Tenbih’ul-Havatir, 1/52
1) İmam Hasan (a.s): “Şüphesiz Hüseyin b. Ali (a.s), nefsim öldükten ve ruhum cismimden ayrıldıktan sonra benden sonraki imamdır. Onun Peygamber’den (s.a.a) veraseti ismi yüce olan Allah katında, kitapta (Levh-i Mahfuz’da ) kaydedilmiştir. Aziz ve Celil olan Allah bu verasete anne ve babasından aldığı veraseti de eklemiştir. Zira Allah sizlerin yaratıkların en iyisi olduğunuzu bilmiş, bu yüzden sizler arasından Muhammed’i (s.a.a) seçmiş,
Muhammed ise Ali’yi (a.s), Ali de (a.s) beni imam seçmiştir ve ben de Hüseyin’i (a.s) imam seçtim.”
el-Kafi, 1/301/2
1) İmam Hasan (a.s): “Her kim Allah’a kul olursa Allah her şeyi ona kul eder.”
Tenbih’ul-Havatir, 2/108
1)İmam Hasan (a.s), ölümün neden hoş görülmediğini soran birisine şöyle buyurmuştur: “Zira ahiretinizi harab etmiş, dünyanızı bayındır kılmışsınız ve dolayısıyla da bayındır bir yerden harap bir yere nakledilmeyi hoş görmüyorsunuz.”
Mean’il-Ahbar, 390/29
1)İmam Hasan (a.s): “Suskunluk bir çok yerde her ne kadar konuşmacı olsan da iyi bir yardımcıdır.”
Mean’il Ahbar, 401/62
1)İmam Cafer Sadık (a.s):
“Bir gün Hz. Hüseyin (a.s), İmam Hasan’ı (a.s) ziyaret etmek amacıyla kardeşinin evine gitti. Kardeşine baktığında, ağlamaya başladı. Hz. Hasan (a.s) kardeşine “Ne oldu, niçin ağlıyorsun?”diye sorunca, İmam Hüseyin (a.s) şöyle dedi: “Sana yapılan zulme, başına getirilenlere ağlıyorum.”
Hz. Hasan (a.s) ise”Bana yapılan ancak ölümüme sebep olan zehirin verilmesidir.”dedi “Ama (bunu bil ki) senin günün gibi hiçbir gün yoktur ey Eba Abdillah! Ceddimiz Hz. Muhammed’in (s.a.a) ümmetinden olup, İslam dinine mensup olduklarını sanan otuz bin kişinin seni öldürmek, hürmetini ayaklar altına almak, çocuklarınla kadınlarını esir almak ve malını yağmalamak için saldırdıkları gün daha da ağırdır. İşte bu zaman Beni Ümeyye lanetlenecek, yer, gök ve dünyada bulunan her şey sana ağlayacaktır.”
Emaliy-i Şeyh Tusî, Menakıb-u İbn-i Şehr Aşub, c.4, s.86, Bihar-ul Envar, c.45, s.21
1)Şaşarım o insanlara, ki karınları için yemeği düşünürler, ama ruhları için yemeği düşünmezler.Hoş gelmeyen yemeği karınlarından uzak tutarlar, ama kalplerini zararlı konularla doldururlar.
Sefinet-ul Bihar- tatma bölümü; Bihar el-Envar – c.1, s.218
1)Kim sana sevgiyle bağlıysa, senin yakınlarındandır, kan göreli olmazsa bile.
Tuheful Ukul – s. 234
1)“Aklı olmayanın, edebi de olmaz.”
el-Bihar, 77/111/6
1)Kendi ilmini başkalarına ögret ve başkalarından ilim öğren, böylece kendi ilmini sağlamlaştırırsın ve bilmediğin şeyleri öğrenirsin
Bihar el-Envar – c. 78, s. 111
1)Allah’ın büyüklüğünü bilen kimsenin kibirlenmesi doğru değildir, çünkü Allah’ın büyüklüğünü bilenlerin izzeti tevazu sahibi olmaları, Allah’ın azametini bilenlerin şerefi ise kendilerini ona küçük düşürmeleridir.
Bihar el-Envar – c.78, s.104, h. 3
1)İnsanların yok edilmesi 3 şeyde yatar: kibir, açgözlülük ve kıskançlık.kibir dinin yıkılmasına sebep olur ve bundan dolayı şeytan lanetlenmiştir ve açgözlülük insanın nefsine düşmandır ve bu yüzden Adem cennetten kovulmuştur ve haset kötülüklerin rehberidir ve bundan dolayı Kabil Habil’i öldürdü.
Bihar el-Envar – c.78, s.111
1)Dünyadan talep edip ulaşmadığın şeyi, asla aklından bile geçirmediğin şey gibi say.
Keşf-ul -Gumme – 2,198
1)Bedenin gıdasını düşünen ama ruhunun gıdasını düşünmeyenlere şaşırıyorum.Zararlı yiyecekleri midelerinden uzak tutarlar ama kalplerini yıkıcı konularla doldururlar.
Bihar el-Envar – c. 1, s. 218
1)“Ey oğlum! Bir kimsenin, (nerelere) girip çıktığını (ve nasıl bir adam olduğunu) öğrenmeden onu kardeş edinme. Durumunu iyice araştırıp arkadaşlığından hoşlandığında, yanlışları affetmek ve zorluklarda beraber olmak üzere onunla kardeşlik kur.”
Tuhaf-ul Ukul, s. 465.
1)“En iyi gören göz, hayrı görebilendir; en güzel işiten kulak, nasihatleri dinleyip ondan yararlanabilendir; en sağlam kalp de
şüphelerden temiz olandır.”
Tuhaf-ul Ukul, s. 469.
1)Korkaklık nedir? denilince şöyle buyurdular: “Dosta karşı cüretkar olup düşmandan çekinmektir.”
Tuhaf-ul Ukul, s. 465.
1)“Suç işleyeni cezalandırmak için acele etme, suçla ceza arasında özür
dilemek için bir yol bırak (ona özür dileyebilmesi için fırsat tanı).”
Bihar-ul Envar, c. 78, s. 113.
1)“Dünya ve ahiret (saadeti) akıl ve fikir ile elde edilir.”
Bihar-ul Envar, c. 78, s. 111
1)“Cahillik gibi fakirlik yoktur.”
Bihar-ul Envar, c. 78,s. 111
1)Mürüvvet (yiğitlik) nedir? diye sorulunca şöyle buyurdu:
“Dini korumak, nefsi aziz kılmak,yumuşak huylu olmak, iyi iş yapmada
kararlı olmak ve (diğerlerinin) hakkını eda etmektir.”
Bihar-ul Envar, c. 78, s. 102
1)“Ey insanlar! Kim Allah’a karşı ihlaslı olur ve O’nun sözünü kılavuz edinirse, en doğru olana hidayet olur. Allah onu olgunluk yolunda muvaffak kılar ve en güzel akıbete yönlendirir. Allah’a sığınan kimse, emniyette yaşar ve mahfuz kalır; Allah’ın düşmanı ise yardımcısız kalır ve
daime korku içerisinde olur. Çok zikir etmekle kendinizi Allah’ın azabından koruyun, takva yolunu tutarak Allah’tan korkun ve itaatle O’na yaklaşın. Zira O pek yakın ve duayı kabul edendir.”
Tuhaf-ul Ukul, s. 449.
1)Aklın kemali, halkla iyi geçinebilmektir.”
Bihar-ul Envar, c. 78, s. 111
1)Mahrumiyet, sana yönelen nasibi terk etmendir.”
Bihar-ul Envar. c. 78, s. 115
1)“Hak ile batıl arasında dört parmak mesafe vardır; gözünle gördüğün haktır oysa kulağınla çok batıl sözler duymaktasın.”
Tuhaf-ul Ukul, s. 453.
1)“Kim dünyayı severse, ahiret korkusu kalbinden kaybolur.”
Leali-l Ahbar, c. 1, s. 51.
1)Sefih, malında aptallık eden, şerefinde gevşeklik yapan ve sövülüp cevap vermeyen kimsedir.”
Bihar-ul Envar, c. 78, s. 115
1)Dünyada âra (ayıplanmaya) katlanmak, cehennem ateşine tahammül etmekten daha kolaydır.”
Tuhaf-ul Ukul, s. 465.
1)Mümin (ahireti için) azık toplar, kafir ise zevke dalar.”
Bihar-ul Envar, c. 78, s. 112
1)“Aklı olmayanın edebi, himmeti olmayanın yiğitliği, dini olmayanın
da hayası olmaz.”
Keşf-ul Gumme, c. 2, s. 197.
1)“En iyi zenginlik kanaat, en kötü fakirlik ise (bir zenginin karşısında) boyun eğmektir.”
Bihar-ul Envar, c. 78,s. 113
1)Şaka, heybeti yer (azaltır); susmak (az ve öz konuşmak) ise heybeti çoğaltır.”
Bihar-ul Envar, c. 78, s. 113
1)“Gerçek yakın (akraba), nesep bakımından uzak olsa bile muhabbetin yakınlaştırdığı kimsedir ve gerçek yabancı nesep açısından yakın olsa bile muhabbetin uzaklaştırıldığı kimsedir. Vücuda elden daha yakın bir şey yoktur, fakat kırıldığı zaman kesilip atılır.”
Tuhaf-ul Ukul, s. 465.
1)Kim mescide devamlı gidip gelirse sekiz hayırdan birine ulaşır: Muhkem ayetlerden birini öğrenir; yararlı bir arkadaş bulur; yeni bilgi elde eder; umulan bir rahmete kavuşur; hidayete eriştirecek veya helak olmaktan kurtaracak bir söz öğrenir; utanarak ya da Allah korkusundan günahları terk eder.”
Tuhaf-ul Ukul, s. 467.
1)“Halkın seninle nasıl arkadaş olmasını istiyorsan, sen de onlarla öyle arkadaş ol.”
Bihar-ul Envar, c. 78, s. 116.
1)“Bilin ki, kim Allah’tan korkup sakınırsa (takvalı olursa), Allah ona fitnelerden kurtulabilmesi için bir çıkış yolu gösterir, onu doğruya iletir, kemale ermesini sağlar, hüccetiyle onu zafere erdirir, yüzünü ağartır ve Allah’ın kendilerine nimet verdiği peygamberler, doğrular, şehitler ve salihlerle beraber isteklerini yerine getirir; ne iyi arkadaştır onlar.”
Tuhaf-ul Ukul, s. 459.
1)İyilik, geciktirmeden ve minnetsiz yapılandır.”
Bihar-ul Envar, c. 78, s. 113