1)“Ey Allah’ın kulları, sizler hasta ve alemlerin Rabbi de tabib gibidir. Hastanın yararı tabibin bildiği ve onunla tedbir ettiği şeylerdedir, öyleyse Allah’ın emrine teslim olun ki kurtuluşa eresiniz.” Mecmuat’ul-Verram c.2, s.117
2) Hz. Peygamber (s.a.a) bir grup ashabı savaşa gönderdi, döndüklerinde şöyle buyurdu:
“Çok hoş geldiniz; ne mutlu küçük cihadı yapıp kendilerine büyük cihat kalan kavme!”
“Ya Resulallah büyük cihat nedir?” diye sorduklarında ;
“Nefisle cihat etmektir.” buyurdular. Vesail’uş Şia, c.11, s.122
3) “Doğrusu Ali benden sonra ümmetimin İmamıdır ve (onun soyundan olan) Kaim Muntazar zuhur ettiği zaman yeryüzünü zulüm ve kötülük ile dolduğu gibi adalet ve doğrulukla dolduracaktır. Beni müjdeleyici ve korkutucu olarak seçene and olsun ki onun gaybetinde kendini yitirmeyenler bulunmaz ilaç gibi azdır.” Yenabî’ul-Mevedde, s.494
4) “Doğuda bir halk kıyam edecek ve
Mehdi’nin (a.s) hakimiyetine zemin hazırlayacaklardır.” Kenz’ul-Ummal, 38657
5)“Ümmetimin içerisinde bidatler ortaya çıktığında alim ilmini ortaya koymalıdır; kim bunu yapmazsa Allah’ın laneti ona olsun.” Usul-u Kafi, c. 1, s. 54
6) Alimler dünya işlerine girmedikçe Peygamberlerin eminleridirler (güvendikleri vekilleridirler.”)
Ya Resulullah dünya işlerine girmeleri nasıl olur? diye sorduklarında şöyle buyurdular:
“Sultana (Tağut olan hakim yöneticilere) uymalarıyla olur. Bunu yaparlarsa dininiz hususunda onlardan sakının.” Usul-u Kafi, c. 1, s. 46
7) “Ey Ammar! Eğer Ali’yi bir yol seçmiş ve onu takip ettiğini görürsen ve insanların ise başka bir yolu seçip takip ettiğini görürsen, Ali ile beraber git ve insanları terk et. Ali seni hiç bir zaman dalalete yönlendirmeyecek ve doğru yoldan seni saptırmayacaktır.” Katip el Bagdadi, Bagdad’ın hikayesi
c.13,s 188
8)Hz. Resulullah (s.a.a): “Ey Fatime! Eğer (faraza) Allah’ın gönderdiği her peygamber ve mukarrep kıldığı her melek, sana düşmanlık eden ve hakkını gasp eden kimse hakkında şefaat etse bile, yine de Allah onu hiçbir zaman ateşten çıkarmayacaktır!”[1] Bihârü’l-Envâr, c.76, s.354.
9) “Kıyamet günü olduğunda bir münadi şöyle nida eder: Zalimler ve zalimlerin yardımcıları, onların hokkalarına yün koyanlar yahut torbalarının ağzını bağlayanlar veya kalemlerini sivri edenler (düzeltenler) neredeler? Onları da zalimlerle haşr edin.” Bihar’ul-Envar, c. 75,s. 372
10)“İnsanların en kötüsü ahiretini dünyasına satan kimsedir;bundan daha kötü olan da,ahiretini diğerlerinin dünyasına satandır.” Bihar’ul-Envar, c.77,s. 46
11)“Allah sevgisi ile dünya sevgisi bir kalpte toplanmaz.” Mecmua-yi Veram, c. 2, s. 121
12)“Kim bir zenginin yanına gelerek (zenginliği için) ona boyun eğerse dininin üçte ikisi gider.” Tuhaf-ul Ukul s. 23
13)“İyi insanın alameti on şeydir: Allah için sever, Allah için buğz eder, Allah için arkadaş olur, Allah için ayrılır, Allah için sinirlenir, Allah için razı olur, Allah için çalışır, Allah’a el açar, Allah için korkar ve Allah için iyilik yapar.” Tuhaf-ul Ukul s. 45
14)“Bir zaman gelecektir ki benim ümmetim, alimleri ancak güzel elbise, Kur’ân’ı ise güzel sesle tanırlar ve Allah’a yalnız Ramazan ayında ibadet ederler. Böyle oldu mu Allah-u Teala, ilmi, hilmi ve merhameti olmayan bir hükümdarı onlara musallat eder.” Bihar’ul-Envar, c. 22, s. 454
15)“Kıyamet günü olduğunda, alimlerin kalemlerinin mürekkebi şehitlerin kanlarıyla ölçülür, alimlerin kalemlerinin mürekkebi şehitlerin kanlarından daha üstün gelir.” Leâl’il-Ahbar c. 2, s. 272
16)“Eğer insanlar, Ali bin Ebu Tâlib’in sevgisi üzerine toplansaydılar, Allah Cehennem’i yaratmazdı.” Kenz’ul Ummal – c. 11, s. 611
17)“Ya iyiliği emredip kötülükten sakındırırsınız yahut da içinizdeki en kötünüz size musallat olur da sonra bir daha ettiğiniz dualar kabul edilmez olur.” El Kâfi – c. 5, s. 56
18)“Çok yemekten sakının, zira çok yemek kalbi katılaştırır, organları Allah’a itaat hususunda bitkin düşürür. Himmetleri öğüt dinlemekten sağır kılar.” El – Bihar 77, 182, 10
19)“Allah’ın rızası anne babanın rızasında, O’nun hoşnutsuzluğu ise onların hoşnutsuzluğunda yatar.” Mustedrek el- Vasa’il – c. 15, s 176
20) “Kim kurtuluş gemisine binmeyi, güvenilir bir kulptan tutmayı ve
sağlam bir ipe sarılmayı severse, Ali’yi sevsin; onun düşmanıyla düşman
olsun ve onun evladından olan Hidayet İmamlarına uysun; zira onlar benim
halifelerim, vasilerim, benden sonra Allah’ın yaratıklarına olan hüccetleri,
Ümmetimin efendileri, takvalıları ve cennete rehberlik eden kimselerdir.
Onların hizbi benim hizbimdir, benim hizbim ise Hizbullah’tır; onların
düşmanlarının hizbi ise Hizb’uş- Şeytan’dır.” Yenabi’ul- Mevedde, s. 445.
21) “Yıldızlar (denizlerde yolunu kaybedenlerin) boğulmaktan emanda
kalmalarına (kurtulmalarına) bir vesile olduğu gibi, benim Ehl-i Beyt’im
de ümmetimin ihtilaftan emanda kalması için bir vesiledir. Bu yüzden
Arap’tan (veya herhangi bir milletten) bir kabile onlarla muhalefet ederse,
ihtilafa düşer ve şeytan hizbinden olur.” Savaik’ul- Muhrika, s. 87.
22)“Rabbim dokuz şeyi bana tavsiye etmiştir: Gizlide ve açıkta ihlaslı
olmayı, sevinç ve gazap halinde adaletli davranmayı, fakirlik ve
zenginlikte iktisatlı olmayı, bana zulmedeni affetmeyi, beni mahrum
bırakana ihsanda bulunmayı, benimle ilişkisini kesenle ilişki kurmayı,
susmamın tefekkür, konuşmamın zikir ve bakışımın da ibret olmasını.” Tuhaf’ul- Ukul, s. 69.
23)“Ya Cabir! Benim vasilerim ve benden sonra Müslümanların İmamı; önce Ali’dir, sonra Hasan, sonra Hüseyin, sonra Ali bin Hüseyin, sonra “Bagır” olarak meşhur olacak Muhammed bin Ali; -Ey Cabir, sen
onu (İmam Bakır’ı) göreceksin, onunla karşılaştığın vakit benim selamımı kendisine söyle- sonra Cafer bin Muhammed, sonra Musa bin Cafer, sonra
Ali bin Musa, sonra Muhammed bin Ali, sonra Ali bin Muhammed, sonra Muhammed bin Ali, sonra Ali bin Muhammed, sonra Hasan bin Ali, sonra da Kâim (Mehdi)’dir ki, onun ismi benim ismim, künyesi benim
künyemdir. O, Hasan bin Ali’nin oğludur. Allah onun eliyle yeryüzünün doğusu ve batısını fetheder. O kendi dostlarına o kadar gizli kalır ki, artık Allah’ın kalplerini imanla imtihan ettiği kimselerden başkası onun İmametine inanmakta sabit kalmaz.” Yenabi’ul- Mevedde, bab. 94, s. 494.
24)“Kim Allah için kırk gün ihlasla amel ederse, hikmet çeşmeleri kalbinden diline dökülür.” Cami’us- Seadat, s. 2, s. 202.
25)“Ya Ali, kıyamet günü üç gözden başka her göz ağlayacak: Allah yolunda geceleri yatmayan göz, Allah’ın haram kıldığı şeylere bakmayan göz ve Allah korkusundan ağlayan göz.” Tuhaf’ul- Ukul, s. 23.
26) “Ben ilmin şehri, Ali de onun kapısıdır; ilim isteyen o kapıya gelmelidir.” Cami’us- Sağir, s. 1, s. 415.
27) Eyvahlar olsun o müslümana ki, haftanın bir gününü bile dini meselelere ayırmayan ve dinini araştırmayan.” Bihar’ul Envar c. 1, s. 176
28)“Ey Ebazer! Beş şeyi beş şeyden önce ganimet bil: İhtiyarlıktan önce gençliğini, hastalıktan önce sıhhatini, fakirlikten önce zenginliğini, işin çıkmadan önce boşluğunu ve ölümden önce hayatını.” Bihar’ul- Envar c. 77, s. 75.
29)“Allah-u Teala şekil ve mallarınıza bakmaz, kalp ve amellerinize bakar ancak.” Bihar’ul- Envar c. 77, s. 88.
30) “İki arkadaş arasındaki anlaşmazlığı çözmek, bir yıllık ibadetten daha hayırlıdır.” Savab el-A’mal – s. 195
31)“Namazı hafife alan kişi benden değildir. Andolsun ki, öyle birisi hiç bir zaman yanımda cennet havuzuna gelmeyecek.” Man la yadhuruh-ul-Fakih – c. 1, s. 206
32)Sadaka belayı defeder ve o en tesirli ilaçtır. Sadaka kesinleşmiş kaderi defeder. Dert ve hastalığı dua ve sadakadan başka hiçbir şey ortadan kaldıramaz.” Bihar el-Envar- 96,137,71
33)“Kimde şu dört sıfat olursa münafıktır; bunlardan biri de onda olursa onu terk edene kadar bir nifak sıfatı onda olur: Konuştuğunda yalan konuşan, verdiği sözde durmayan, anlaştığında hıyanet yapan, münazaa ettiğinde haktan sapan kimse.” Hisal-u Saduk, c. 2, s. 254.
34)“Bilin ki, ümmetimin en kötüleri, şerlerinden korkulduğundan dolayı saygı gösterilen kimselerdir. Bilin ki, şerrinden korkarak halkın saygı gösterdiği kimse benden değildir.” Tuhaf’ul- Ukul, s107.
35)“Biz kurtuluş gemisiyiz, kim bu gemiye binerse kurtulur ve kim ondan uzaklaşırsa helak olur. O halde kimin Allah’tan bir haceti, isteği olursa, onu biz Ehl-i Beyt’e tevessül ederek (bizi vasıta kılarak) dilesin.” Feraid’us- Simtayn, s. 5. Erceh’ul Metalib, s. 461.
36)“Ey Müslümanlar! Zinadan sakının; çünkü zinada, üçü dünya üçü
de ahirette olmak üzere altı hususiyet vardır: Dünyada olanlar şunlardır:
Zina, değeri yok eder, fakirlik doğurur, ömrü azaltır. Ahirette olanlar da şunlardır: Zina, Allah’ın gazabına, hesabın zorluğuna ve ateşte ebedi kalmaya sebep olur.” Hisal-u Saduk, c. 1, s. 320.
37)“Ya Ali, şu üç şeye sahip olmayanın hiçbir ameli doğrulmaz: Kendisini Allah’a karşı günah işlemekten alıkoyacak takva, akılsızın cehaletini önleyecek ilim ve insanlarla iyi geçinebilmesini sağlayacak
akıl.” Tuhaf’ul- Ukul, .s 21
38)Sizlerden biriniz, bir kötü iş gördüğünde onu eliyle ortadan kaldırsın; buna gücü yetmezse diliyle ona karşı çıksın; buna da gücü yetmezse kalbiyle ona buğz etsin; ki bu (sonuncusu) imanın en zayıf
mertebesidir.” Müsned-i Ahmet b. Hanbel, c. 3, s. 49.
39)“Kim (gücü olduktan sonra) hacca gitmeği geciktirerek hacca gitmeden ölürse Allah-u Teala onu, kıyamet günü Yahudi veya Hıristiyan olarak haşr eder.” Bihar’ul- Envar, c. 77, s. 58.
40)“Namahreme bakmak, şeytanın oklarından zehirli bir oktur, (bakanın kalbine işler); öyleyse kim Allah-u Teala’dan korkarak namahreme bakmazsa, Allah-u Teala ona öyle bir iman verir ki, onun tadını kalbinde hisseder.” Cami’us- Seadat, c. 2, s. 12.